Atatürk’ün otomobilinin 5 yıl süren restorasyon çalışması tamamlandı

Türk Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı, Atatürk’ün 1936-1938 yılları arasında makam aracı olarak kullandığı özel...

Atatürk’ün otomobilinin 5 yıl süren restorasyon çalışması tamamlandı


Türk Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı, Atatürk’ün 1936-1938 yılları arasında makam aracı olarak kullandığı özel üretim Cadillac marka otomobili orijinaline uygun şekilde restore ettirmek için Antika Otomobil Federasyonu ile iş birliği yaptı.


Anıtkabir’de 23 Nisan Kulesi’nden sökülüp çıkarılan otomobil, 2018’de restorasyon için İstanbul’a götürüldü. 


Restorasyon süreci, Genelkurmay Başkanlığı ve Anıtkabir Komutanlığı tarafından 7 gün 24 saat güvenlik kameralarıyla takip edildi.


Yaklaşık 5 yıl süren restorasyon sürecinde otomobilin eksik parçaları Amerika’dan getirilirken, iç döşemesi de aslına uygun olarak yeniden üretildi.


Çalışmaz durumda olan otomobil, aslına uygun olarak restore edildikten sonra Ankara’ya getirildi ve Anıtkabir’de teslim töreni düzenlendi. Otomobil, tekrar 23 Nisan Kulesi’nde sergilenmeye başlandı.


Hatay’dan Anıtkabir’e getirildi


Restorasyon sorumlusu Kemal Akel, otomobillerin restorasyonunu Mehmet Arsay Klasik Otomobil Müzesi’nin sahibi Cengiz Arsay’ın üstlendiğini belirtti.


Akel, otomobilin Atatürk’e İş Bankası tarafından hediye edildiğini belirterek, “Bu otomobil 1935 model ve Atatürk’ün şahsi aracı. Otomobil, Atatürk’ün Anadolu gezisinde Hatay’da bekletilmiş. Kız kardeşi tarafından da Hatay’da bir yerde tutulmuş. Biraz atıl durumdaymış. Atatürk öldükten sonra 60’lı yıllara kadar Hatay’da varisleri tarafından kullanılmış. Otomobil çalışmaz vaziyete gelince, varisler İş Bankası ile iletişime geçti. İş Bankası da 1960’lı yıllarda otomobili alarak trenle Anıtkabir’e götürmüş” dedi.

Atatürk'ün otomobilinin 5 yıl süren restorasyon çalışması tamamlandı


“Otomobili çalışır duruma getirdik”


Akel, Atatürk’ün, 2013 yılında restorasyon için Anıtkabir’den alınan 2 otomobilinin ardından Cadillac marka otomobili de restorasyon için teslim aldıklarını kaydederek, “Bu otomobilin restorasyon süreci biraz uzun sürdü. Çünkü pandemi dönemine denk geldi, hem yurt dışı kaynaklı, hem bizden kaynaklı, biraz beklemeler oldu. Bir de orijinal döşeme malzemesi birebir aynısı olarak yeniden imal edildi. Parçası eksik olanlar bulundu, mesela kaput amblemi, jant kapakları, eksik jantları vardı, bunların birebir orijinali bulundu. Amerika’dan bazı parçaların gelmesini bekledik, her şey aslına uygun olarak restore edildi. Otomobil hazır duruma gelince montajına yavaş yavaş başladık. Biraz meşakkatli sürdü ama sonuca ulaştık. Bu araç 7 kişilik limuzin olarak geçiyor. Atatürk öldükten sonra kullanıldığı zamanlarda iyi korunmamış, bakımları ne derece yapılmış bilmiyoruz ama oldukça yorgundu. Aldığımızda parçaları orijinaldi, herhangi bir değişeni yoktu ama eksikleri vardı, çalışır vaziyette değildi. Biz otomobili çalışır duruma getirdik” diye konuştu.


“Önemli bir görevi yerine getirdik”


Aker, Atatürk’ün otomobillerinin restorasyon sürecinde yer almanın sevindirdiğini kaydederek, “Biz çok duygulu anlar yaşadık, bir asırda herkese nasip olmayacak bir restorasyonda görevli olmanın vermiş olduğu bir mutluluk. Bu otomobilleri teslim ederken yerine restorasyon için bir diğerini alıyorduk. Bu otomobili teslim ettik, yerine İstanbul’a götürebileceğimiz bir araç yok, biz döndüğümüzde restorasyonun yapıldığı atölye boş vaziyette olacak, bu bizi üzecek. Çünkü çok alışmıştık, önemli bir görevi yerine getiriyorduk. Cumhuriyet’in 100’üncü yılında Atatürk’ün otomobilinin teslim edilmesi, ayrı bir boyut kazandırdı. Bunun mutluluğunu, huzurunu, onurunu yaşıyoruz” sözlerini kullandı.