Basın İlan Kurumu siyasi bir kurum değil

İSTANBUL (İGFA) – Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Cavit Erkılınç, ünite ve şube müdürlerinin iştirakiyle 3-6 Kasım tarihleri ortasında Afyonkarahisar’da gerçekleştirilecek “2022 Müdürler Kıymetlendirme Toplantısı”nın açılışında konuştu.

Uzun ve meşakkatli bir sürecin akabinde Basın Kanunu ve Birtakım Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun TBMM’de kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlandığını tabir eden Erkılınç, yasama sürecinde 800’den fazla gazete sahibi ve temsilcisinin iştirakiyle gerçekleştirilen bölge toplantılarının tertibi nedeniyle tüm çalışanlara teşekkür etti.

Toplantılarda yalnızca problemin iç yüzünü ve gerçekleri anlattıklarının altını çizen Erkılınç, “Bu yasa değişikliği gazeteler kadar Kurumumuz için de hayati ehemmiyete sahipti. Bu nedenle ‘kaderimiz bir, geleceğimiz bir’ dedik. ‘Ancak birlikte olursak başarabiliriz, zira birlikte çok güçlüyüz’ diye haykırdık. Bu net sözün ardında süratlice yüzleşmemiz gereken bir gerçek yatıyordu. Dünya değişiyor, iş modelleri gelişiyor, artık öbür bir çağa geçiş yapılıyor. Yerinde sayan, kendini yenilemeyen, işine yanlışsız yatırım yapmayanlar maalesef fonksiyonunu kaybediyor. Biz yalnızca bu gerçeği vurguladık. Yoksa birilerinin argüman ettiği üzere alanda kimseyi tehdit etmedik” dedi.

İLK İLAN SEVKİ 1 NİSAN 2023’TE

Yeni periyodun başladığını ve artık daha güçlü bir Basın İlan Kurumu’nun bulunduğunu kaydeden Erkılınç, bundan bu türlü misyon ve yetkilerinin güncellenmesiyle kendini yenileme fırsatı bulan, kurumsal ve teknolojik altyapısını geliştiren, tertip kabiliyeti kuvvetli, stratejik adımlar atan bir Basın İlan Kurumu’nun görüleceğini söyledi. Sürece kılavuzluk edecek mevzuat çalışmalarının gece gündüz sürdüğünü ve köşe taşlarının bir bir döşendiğini anlatan Erkılınç, 1 Nisan 2023’te gazetelerin internet haber sitelerine ilan sevkinin başlamasının planladığını, bu nedenle birinci beş aylık süreci hayati ehemmiyette gördüklerini tabir etti.

Sahadan gelecek bilgilerin büyük kıymet taşıdığını ve gazeteler ile internet haber sitelerinin görüşlerinin alınmasına yine başlanacağını kaydeden Erkılınç, bu süreçte müdürlerden işbirliklerinin geliştirilmesi ve yeni ekonomik alanların açılması noktasında çaba beklendiğini vurguladı.

KES-KOPYALA-YAPIŞTIR DEVRİ BİTTİ

Basının gelirlerinin artırılması için büyük çaba gösterildiğine değinen Erkılınç, şöyle devam etti: “Sadece icra ilanlarındaki keyfiyetin ortadan kaldırılması dahi büyük bir muvaffakiyettir. Yeni gelir kalemlerinin oluşturulması için özel efor sarf ediyoruz. Kendi insan kaynağımız dışında, 33 bin kişinin istihdamına direkt katkı sağlayan bir kurum olarak yerelde demokrasiyi güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Başarılı olmamızın önünde hiç bir mahzur yok. Birlikte hareket edeceğiz, stratejik davranacağız, akılcı oynayacağız. İşimizi dosdoğru yapacağız.”

Herhangi bir haberin okunması için 8 saniyede ikna edilmesi gereken bir okur jenerasyonunun geldiğini belirten Erkılınç, gazete ve internet haber sitelerinin eski habercilik anlayışları ve kes-kopyala-yapıştır yolları ile bu süreçte başarılı olamayacaklarını bilmeleri gerektiğinin altını çizdi. Erkılınç, “Sayfa görüntülemeleri 4 saniye ortalamasına yaklaşıyor. Acil bir zihniyet dönüşümüne muhtaçlık var. Gazeteler ve internet haber siteleri özel içeriklerle, kendi fotoğrafları, kendi görüntüleri, kendi özel haberleri ile ayakta kalabileceklerini, dijital pazarlama yapmadan kitlelere ulaşamayacaklarını, bundan diğer bir çıkar yol olmadığını bilmeliler. Bilhassa şube müdürlerimden vilayetlerine döndüklerinde kuracakları temaslarda bu gerçeği lisana getirmelerini rica ediyorum” sözlerini kullandı.

Türkiye’de uzun bir ortanın akabinde birinci kere bu kadar kapsamlı formda yasa değişikliği tartışmasının yaşandığına ve yasanın kabulünün üzerinden bir aya yakın müddet geçmesine karşın tartışmaların sürdüğüne işaret eden Erkılınç, bölge toplantılarında basının bizatihi kendisine düşman tertiplerin algı operasyonu yürüttüğünü gördüklerini ve bu duruma hiç şaşırmadıklarını kaydetti.

Kurumsal imaja taarruz sayılabilecek teşebbüslere karşı dikkatli olunması daveti yapan Erkılınç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Basın İlan Kurumu siyasi bir kurum değildir. Misyon ve yetkileri maddelerle belirlenmiştir. Yasa değişikliği sürecinde bizi siyasi yere çekerek sopalamak için çok efor sarf edildi. Bu beyhude uğraşları ıstırapla izledik. Sansürcü diyenlere mevzuat dedik, baskıcı diyenlere yönetmelik dedik. Hukuk dairesi içerisinde kalmaya çaba ettik. Aracı bir kurum olduğumuzu her kezinde lisana getirdik. Kurumsal imajımızı her geçen gün güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Kurumunuzu savunmaktan korkmayın, üzerimize yapıştırılmak istenen etiketleri reddettik, reddediyoruz, reddedin. Hakkımızda kara propaganda yürütenlere Basın İlan Kurumu olmasa, bu gazetelerin nasıl ayakta kalabileceğini sormaktan çekinmeyin.”

KİMSEDEN LİYAKAT DERSİ ALACAK DEĞİLİZ

Son günlerde şahsının da siyasi tartışmaların odağına çekilmek istendiğini söz eden Erkılınç, “takipçisi çok, bilgisi az” bireylerin kanun teklifi sürecinde konuşulanları Meclis’ten geçmiş kanun hususu üzere kamuoyuna sunmalarını, en hafif tabirle izleyici ve okuyucuya saygısızlık olarak değerlendirdiklerini söyledi. Erkılınç, şöyle devam etti: “Basın İlan Kurumu ne iş yapıyor, misyonu nedir? Bundan bile bihaberler. Kurumumuzun aracılık görevinin gazetecilik mesleğinden çok farklı bir yerde durduğunun dahi farkında değiller. Askeri darbe sonrasının eseri; 50 yıla yakın asker kökenli genel müdürlerin yönettiği bir Kuruma daha evvelden tek söz etmeyen, edemeyenlerin bugün ağızları köpürürcesine bizlere saldırması, bizler için yalnızca gurur kaynağı olur. Biz onların asıl sıkıntılarının ne olduğunun çok net farkındayız. Lakin kıymetli kamuoyu ile de yeri gelmişken birtakım bilgileri paylaşmak isterim. Kurumumuz sistemine kayıtlı ve faal meslek faaliyeti yürüten bine yakın gazetemizde vazife yapan genel yayın direktörlerinden yalnızca 11’i irtibat fakültesi mezunu. Bin 300 civarındaki yazı işleri müdüründen ise yalnızca 219’u irtibat fakültesi mezunudur. 700 yazı işleri müdürünün eğitimi de lise ve daha altıdır. Üniversitelerin tek başına meslek okulları olmadığı gerçeğini hala idrak edemiyor olmamız ne acı. Artık bu diplomalı cahillere neyi izah edeceksin. Dediğim üzere sıkıntıları farklı ve onlardan liyakat dersi de alacak değiliz.”