Çamurdan sanata giden yolculuk
GEÇMİŞİ OSMANLI DEVLETİ’NİN KURULUŞ YILLARINA KADAR UZANAN ÇAMUR ŞEKİLLENDİRME SANATI SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GELENEKSEL İHTİSAS MERKEZİ’NDE HAYAT BULUYOR. KATILIMCILAR HAM MADDESİ TOPRAK OLAN VE EMEK İSTEYEN ÇAMURU EĞİTMEN EŞLİĞİNDE BİRBİRİNDEN GÜZEL OBJELERE DÖNÜŞTÜRÜYOR.
ecloud
Geçmişi Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarına kadar uzanan çamur şekillendirme sanatı, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Geleneksel İhtisas Merkezi’nde hayat buluyor. Katılımcılar ham maddesi toprak olan ve emek isteyen çamuru eğitmen eşliğinde birbirinden güzel objelere dönüştürüyor.
Sanatta ihtisaslaşmak, bu alanda çalışma yapmak isteyenlerin alanında uzman isimlerle bir araya geldiği kurslarda, ortaya özel eserler çıkıyor. Büyükşehir çatısı altında eğitimi verilen 12 branştan biri olan, tecrübe kazanmak için ciddi bir emek isteyen çamur şekillendirme kursu, Sakarya’da sanata ilgi duyan herkese unutulmaz bir tecrübe katıyor. 42 yıldır bu sanatla uğraştığını ve ustaların sayısının her geçen gün azaldığını ifade eden eğitmen Mehmet Karaca, 4 yıldır Sakarya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde eğitim verdiğini ve çiniciliğin temelinin Osmanlı zamanından 15. yüzyıla kadar dayandığını aktardı. Kil, kurs, maya, tebeşir ve kalun karıştırarak çamuru elde ettiklerini söyleyen Karaca, makineyle işledikten sonra aynı gün vazo, kavanoz, şekerlik, fincan gibi formlara dönüştürdüklerini belirtti.
"10 metrekarelik evimin bir odasında küçük küçük imalat yapmaya başladım"
Kursiyerlik yaptıktan sonra atölye açarak çalışmalarını geliştiren ve vatandaşlara istihdam sağlamaya başlayan Birsen Mercankaya, "Burada el yapımı seramik fincan imalatı yapıyoruz. Bu iş yerini açmadan önce 2 sene Sakarya Geleneksel İhtisas Merkezi’nde Mehmet Karaca hocamızdan eğitim aldım. İnternet sitesinden satış yapmaya başladım. Çok talep görünce küçük bir fırın aldım. 10 metrekarelik evimin bir odasında küçük küçük imalat yapmaya başladım. Sonrasında talep artınca evden çıkıp önce küçük sonra da büyük bir atölyeye geçtik. Bu atölyede 5 kişi çalışıyoruz ben, eşim, annem ve 2 kadın çalışanımız daha var” dedi.
