Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na: Mecliste HDP’ye ne dediniz?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu. Erdoğan’ın hedefi, cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisine...
ecloud
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu. Erdoğan’ın hedefi, cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisine karşı yarışacak olan Kemal Kılıçdaroğlu’ydu.
Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz haftalarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde HDP’li yetkililerle görüştüğünü hatırlatan Erdoğan, “Bu konuda ne derse, ne söylemek istiyorsa onu söylüyor. Talimatı Kandil verdi. Selo’dan Apo’ya kadar PKK’lıların hepsini serbest bırakacaklar.. Söyleyin Kemal Bey, Meclis’te HDP ile ne görüştünüz, ne görüştünüz? Söyleyin… Yapabilir’ söyleme…
Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:
“Devletten atılan PKK’lıları devlete dolduracağız diyorlar. Belediyeleri istediğiniz gibi kullansınlar diye örgüte vereceğiz. Ülkemizin güney sınırını Suriyeleştirip boğarız diyorlar. kan ve ateş içinde onlara.Biz askerimizi suriyeden çekeceğiz diyorlar onu size bırakıyorum ki siz vatanımızla daha rahat savaşın.Van’a ne dedi?
Ellerine mikrofon alan HDP’li ve PKK’lıların tehditlerine kalp işareti yaparak karşılık veriyorlar. PKK’dan HDP’ye kadar bölücülerin nasıl da cesurca ortaya çıktığını görüyorsunuz değil mi? Söz Kemal Bey’den geldi. Şimdiden silahlarını doldurmaya ve molotof kokteyllerini hazırlamaya başladılar. İnanıyorum ki CHP’ye gönül vermiş kardeşlerimiz de bu olaydan bizim kadar utanmaktadır. Sadece bu da değil. Meclis’i, Emniyet’i, köprüyü, Külliye’yi havaya uçuranlar, 252 insanımızı katledenler de dahil tüm FETÖ’cüleri cezaevinden çıkaracağız diyorlar. İşçilerinizin yurt dışına dönüşünü sağlayacağız diyorlar. Devletten ihraç edilen 100 binden fazla işçinizi tekrar devlete iade edeceğiz dediler. Bu ırkın çocuklarını ailelerinden koparasınız diye işinizi bırakacaklarını söylüyorlar. Bu ülkenin bütün zenginliklerini size açacağız diyorlar. İçerideki ve dışarıdaki FETÖ’cülerin sevincini görebiliyorsunuz değil mi? Sözü Kemal Bey’den almış ve şimdiden dolandırıcılık için planlar yapmaya başlamıştır.
Londralı borç verenlere verdikleri söz konusunda kafaları karışmıştı. Biri 300 milyar dolar diyor, biri hemen gelmez 10 yıl sonra gelir diyor, 5 yıl sonra 10 yıl gelir diyor. Bu sadece bir yalan. İstediğin rakamı söyle, istediğin vadeyi ver. Milyarlarca dolarlık doğal gaz alıyoruz, milyarlarca dolarlık petrol alıyoruz, nükleer santraller kuruyoruz, güneş enerjisi kuruyoruz ama mutlu olmak yerine karar veriyorlar. Bu doğalgazı, bu petrolü, bu nükleer santrali, bu güneş santralini cebimizde taşımayacağız. Bütün bunların ülkeye maliyeti, ülkenin çıkarı, devletin çıkarı.
Sağlıktan ulaşıma tüm sektörlerde buna şahit oluyoruz. Aynı tabloyu dış politika alanında da görmek mümkündür. Bu tabloya baktığınızda şu soru akla geliyor. Türkiye’nin enerji bağımsızlığından kim rahatsız olur? Güvenlik meselelerinde Türkiye’nin bağımsızlığından kim rahatsız olur? Türkiye’nin her alanda güçlü silahları olmasına kim şaşırır? Türkiye’nin kendi bölgesinde ve dünyada söyleyecek sözü olması kimin umurunda? Depremle değil de terörü yenen, teslim olmayı reddeden, koronadan kurtulan, ekonomisini ayakta tutan Türkiye ile kimin derdi olur? Bu dünyanın ekmeğini yiyen, suyunu içen, nefesini soluyan kimse bundan rahatsız olmasın. Bunlardan kim rahatsız olur? 3 kıtayı 7 mevsim aşan Osmanlı’yı hançerleyip tarihe gömenlerin kafası bu işte. Bu arada ünlü Osmanlı Cumhuriyeti karşımda. Bu yollarda onlarla birlikte yürürdük. Onlarla Cumhuriyet’e geldik. Onlarla beraber vatan yaptık. Ama buna rağmen Çanakkale Savaşı’nda, Kutul Amare’de ve Milli Mücadele’de milletimizin elini bükemeyenlerin kafası karıştı.
Cumhuriyet tarihi boyunca, bizi muasır medeniyetlerin üzerine çıkma hedefimizden pek çok patikalarla uzaklaştıranlar, bu yolda sekteye uğramıştır. Merhum Menderes ve Özal’ın öncülük ettiği yöntemlerin başarısız olmasına sevinenler, bu durumdan büyük hayal kırıklığı yaşıyor. Daha da önemlisi 21 yıllık saltanatımızda bizi durduramadıkları için millete gidenlerin kafası bu yüzden karıştı. Üzgünüm, onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Baktılar başka türlü olmuyor bu karar bir garip tabloyla geldi. Masanın etrafında toplanan insanlar rastgele seçilmedi. Her biri Türkiye’yi engelleme operasyonunda farklı görevler verilmiş kişilerden oluşuyor. Bunlardan biri Kuzey Irak ve Suriye’de ağırlık kazanarak desteklenen bölücü örgütün çıkarlarını korumak için orada. Vatansever olduğunu iddia eden ancak Kandil’in konuşmasına ve PKK’lıların saiklerine karşı konuşmayan bu şahıs, bir süre masadan kalkmaya çalıştı. Ve sonra ne olduysa, onun kolundan tuttu ve onu tekrar masaya getirdi. O zamandan beri, durmadan sağa ve sola sallanıyor.
Bütün bu acılara gerek yok. Hangi partiden olursa olsun, Kemal Bey’e oy vermek hiç kimse için bir zorlama değildir. Türkiye’nin asırlık bu seçiminde kararımızı hep birlikte kullanalım. Cumhuriyetimizin ilk 100 yılında pedagojileri dediler, darbeler, isyanlar, sendikalar, mali sorunlar, toplumsal huzursuzluklar bize altın yıllarımızı kaybettirdiler. Bu şer çemberini kırdık, ülkemizle örülen ipi kopardık, ülkemize güç kattık, ülkemiz gelişiyor, yüzyıllar sonra ülkemiz gelişiyor. Bunu ülkemizin 81 ilinin tamamında yaptık. Kurduğumuz demokrasi ve kalkınma ile ülkemizin yüzyıllar boyunca kaybettiklerini telafi ettik.
Sormak lazım, CHP’li komşulara falan sorun. Söyleyin bu Kemal Bey bu ülkede ne yaptı? 10 belediye var orada ne yaptılar? İzmir’de ne yaptı, İstanbul’da ne yaptı, Ankara’da ne yaptı? Şimdi giyinmiş ve onları kovalıyor. Yaptıkları hiçbir şey yok. İstanbulluyum ve İstanbul büyükşehir belediye başkanıydım. Elhamdülillah bütün bunları yaparken CHP demek ne demek? Çöp, çamur, çukur ve susuzluk… Ordulu abilerim İstanbul’u çok iyi bilirler. Çöpten, çukurdan, çamurdan, susuzluktan kurtardık. Aynı şekilde. Sahil yolu var mıydı? Burayı Samsun’dan Hopa’ya yaptık. Ordu Havalimanı’nı yaptık. Bu Ordu’ya yakışırdı, biz de onun için yaptık. Şimdi Ordu ve Giresun bu havalimanından faydalanıyor. Buraya yaklaşık 1 milyon yolcu taşındı. Çünkü biz yapıyoruz, onlar konuşuyor. Sadece dünya standartlarında projelerde yer almakla kalmadık, aynı zamanda her şehrimize eşi benzeri olmayan yatırımlar kazandırdık. “
