Dedemden kalan eski tapu kaydı var ama yerin kadastro sonrası tapusu yok?
Kadastro alanında dedemden kalma eski bir tapu kaydı var. Bu yerin yeni bir tapusu (kadastro...
Kadastro alanında dedemden kalma eski bir tapu kaydı var. Bu yerin yeni bir tapusu (kadastro sonrası tapusu) bulunmamaktadır. Bu tescil alanının kadastroda nasıl işlendiğine dair nasıl bilgi alabilirim?
*Bu durumda kadastro çalışmaları sırasında tapu kapsamına giren yerin nasıl kadastro işlemine tabi tutulduğunun tespiti için yerel birimimizin bir araştırma yapması gerekmektedir. Bu araştırmayı yapabilmek için öncelikle kayıtların sınırları bakımından zeminde neleri kapsadığını bilmek gerekir. Bu doğrultuda ilgili Kadastro Müdürlüğüne (veya Kadastro Birimine) yazılı başvuruda bulunarak bu kayıtların kapsamına giren yerlerin tarafınızca arazide (mevki) gösterilmesi halinde, tarafınıza kadastro bilgilerinin sağlanması mümkündür. Bu taşınmaz, söz konusu müdürlük/birim tarafından yerel taşınmaz mallarınızın teşhiri üzerine yapılacak araştırma sonucuna göre. .
Kadastrosu tamamlanan taşınmazlar için (bu süreden haberimiz olmadığı/duymadığımız/bilmediğimiz için) 10 yıllık zamanaşımı süresinin uzatılmasını/değiştirilmesini/yeni bir hak verilmesini istiyorum.
*3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasında halen “Bu tutanaklarda belirtilen hak, sınırlama ve tespitlere ilişkin tutanağın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra herhangi bir itiraz veya dava açılamaz” hükmü yer almaktadır. Kadastro huzurunda hukuki sebeplere dayanılarak dosyalanmıştır.”
Bu hüküm, büyük emek ve paralar harcanarak oluşturulan tapu sicilinin belirli bir süre sonra kesinleşmesini ve bu süre geçtikten sonra bu kayıtların sabit hale getirilerek kayıt dışı kalmasını sağlamak amacıyla Kanun’a dahil edilmiştir. Yargı organlarında tartışılması, vatandaşların devlete olan güveninin kaybolmaması ve kamu yararının sağlanması.
Nitekim 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin üçüncü fıkrasının anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla açılan dava sonucunda bu fıkranın iptalini talep eden Anayasa Mahkemesi, “On -yıllık cayma süresi kuralı kamu yararı amacıyla getirilmiş olup, daha önce mülkiyet hakkını kaybetmiş olanlar bu hakkın tekrar verilmesini talep edemezler.” Bu fırsatın verilmesi adalete aykırı olacağı gibi, mülkiyet hakkını elde edenlerin haklarına da zarar verecektir. Bu bakımdan yapılan düzenleme, demokratik toplum kurallarına ve hukukun genel ilkelerine aykırı olmadığı gibi, kamu yararını öngördüğü için hukuk devleti kavramına da aykırı değildir. Kolaylık sağlayan diğer kurallar dikkate alındığında dava hakkının on yıl ile sınırlandırılmasının kamu düzeni düşüncesine uygun olduğu gibi, tanınan sürenin de hakkın kullanılmasına uygun olduğu kabul edilmelidir. Bu kuralların amacının devletin hak sahibi olması olduğu düşünülemez. 8/Ekim/1991 tarih ve 1991/9-36 sayılı kararında; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin Anayasaya aykırı olmadığı belirtildi. (Kaynak: Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü)
Kaynak: Diğer