Deprem sonrası ruhsal bozukluklara dikkat

Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Psikiyatri Uzman Doktor olarak görev yapan Begüm Yıldırım Cinek, deprem sonrası yaşanan ruhsal problemlere dikkat çekti.

Deprem sonrası ruhsal bozukluklara dikkat
Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ile 7.6 büyüklüğündeki deprem Şanlıurfa başta olmak üzere 11 ilde büyük yıkımlara ve hasarlara neden oldu.
Deprem nedeniyle birçok vatandaş yaşanan deprem sonrası ruh sağlığında problemler yaşandı.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Psikiyatri Uzman Doktor Begüm Yıldırım Cinek, “afet dönemlerinde özellikle daha önceden ruhsal bozukluk tanısı olanların ilaçlarını temin etmeleri ve tedavilerinin aksamaması çok önemlidir. Gerekli durumlarda mutlaka ruh sağlığı uzmanlarından destek alınmalıdır” dedi.
Deprem meydana geldiği bölgelerde yıkımlara neden olduğu gibi, insan psikolojisini de yıkıma uğratan bir afettir. Her insanın bu afetten etkilenme düzeyi farklı olduğu gibi; duygu, düşünce ve davranışlarına göre çeşitli tepkiler verebilirler.
Deprem gibi bir afet sonrası öncelikli olarak arama kurtarma çalışmalarının gerçekleştirilmesi, barınma beslenme ve güvenlik ihtiyaçlarının karşılanması gelmektedir. Afetin ani ve beklenmedik bir şekilde yaşanması kişilerde travmatik etkiler yaratabilir ve yoğun bir kontrol kaybı hissine sebep olabilir.
Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Psikiyatri Uzm. Dr. Begüm Yıldırım Cinek;
6 Şubat'ta Şanlıurfa ve birçok ilimizde yaşanan depremlerin ruh sağlığımıza etkilerinden bahsedeceğim. Depremin üstünden zaman geçmiş olmasına rağmen hala aşırı korku, çaresizlik, dehşete düşme hisleri, şok, duygularını hissedememe, tepkisizlik ve ağlayamama yakınmaları olabilir. Deprem olayını sürekli tekrar yaşıyor gibi hissetme, deprem anlarını tekrar tekrar hatırlama, yaşananlarla ilgili rüyalar ve gündüz düşleri görülebilir. Deprem olayını hatırlatan yerlerden ve durumlardan kaçınma davranışları olabilir. Olayın tamamını ya da bazı kısımlarını hatırlayamama, depremin olduğu eve girememe, insanlardan uzaklaşma, olayla ilgili konuşmayı istememe görülebilir. Uykusuzluk, sinirlilik, çabuk öfkelenme, aşırı irkilme, çarpıntı, titreme, nefes almakta zorluk gibi aşırı gerginlik belirtileri yaşanabilir. Geleceğinin kalmadığı duygusuna kapılma, yakınlarının ölmesiyle ilgili suçluluk hisleri görülebilir.
Yaşananlar hakkında çaresizlik hissedilebilir. Deprem yaşamış kişilerde ilk haftalarda tüm bu belirtilerin görülmesi doğaldır. Bu belirtiler anormal duruma verilen normal tepkiler olarak değerlendirilir. Bu belirtilerin özellikle ilk üç ay içerisinde kendiliğinden düzelme eğilimi olduğu bildirilmiştir. Ayrıca afet dönemlerinde özellikle daha önceden ruhsal bozukluk tanısı olanların ilaçlarını temin etmeleri ve tedavilerinin aksamaması çok önemlidir. Gerekli durumlarda mutlaka ruh sağlığı uzmanlarından destek alınmalıdır.
Peki kendinizi daha iyi hissetmek için neler yapabilirsiniz?
Öncelikle yaşadığınız olayla ilgili duygu ve düşüncelerinizi sizi dinleyebilecek bir yakınınızla paylaşmaktan kaçınmayın. Böyle dönemlerde sosyal destek çok önemlidir. Aile, arkadaşlar ve komşularınızla olan destekleyici ve olumlu ilişkileri sürdürün. Mümkün olduğunca günlük rutin aktivitelerinize ve sosyal etkinliklerinize devam etmeye çalışın. Çok yoğun endişe hissediyorsanız, nefes egzersizleri ve gevşeme egzersizleri iyi gelebilir. Gün içinde depreme ait görsellere ve videolara maruziyet süresini mümkün olduğunca kısaltmalısınız. Son olarak ruhsal yakınmalarınızla tek başınıza baş edemeyeceğinizi düşündüğünüz her zaman ruh sağlığı uzmanlarına başvurarak danışmanlık alabileceğinizi unutmayın” dedi.