Dünya Ticaret Örgütü: Küresel ticaret 32 trilyon doları bulabilir
Küresel mal ticareti ocak-mart döneminde çeyreklik bazda yüzde 1 ve hizmet ticareti de yüzde 1,5...
ecloud
Küresel mal ticareti ocak-mart döneminde çeyreklik bazda yüzde 1 ve hizmet ticareti de yüzde 1,5 artarken, bu yıl ılımlı büyümenin devam etmesi halinde küresel ticaretin 32 trilyon doları bulabileceği öngörülüyor.
Dünya Ticaret Örgütü’nün (WTO) yılın ilk çeyreğinde ilişkin açıkladığı küresel ticaret verilerine göre, ticaret yılın ilk çeyreğinde toparlanma gösterdi. Bu dönemde küresel mal ticareti çeyreklik bazda yüzde 1 ve hizmet ticareti yüzde 1,5 artış gösterdi. Küresel ticaretteki büyümede Çin’in yüzde 9, Hindistan’ın yüzde 7 ve ABD’nin 3 artış gösteren ihracatı etkili oldu. Buna karşın Avrupa’nın ihracatında bir büyüme görülmezken, Afrika’nın ihracatı bu dönemde yüzde 5 geriledi. Diğer gelişmiş ülkelerin ithalatı yatay seyretti, ihracatı ise yüzde 1 büyüdü. ABD ve özellikle Asya’daki büyük gelişmekte olan ekonomiler için olumlu ticaret dinamiklerinin etkisi ile yılın ilk yarısında mal ticaretinin 250 milyar dolar ve hizmet ticaretinin 100 milyar dolar büyümesi bekleniyor. Yılın ilk çeyreğinde küresel mal ve hizmet ticareti ılımlı bir artış gösterirken, yeşil enerji ve yapay zekayla ilgili ürünlerin ticaretinde ise güçlü büyüme görüldü. Yüksek performanslı sunucu ürünlerinin ticaret değeri bu dönemde yüzde 25 artarken, diğer bilgisayar ürünlerindeki artış yüzde 8 oldu. Elektrikli araçların ticareti de bu dönemde yüzde 25 yükseldi. JEOPOLİTİK GERİLİM VE NAKLİYE MALİYETLERİ OLUMLU GÖRÜNÜMÜ BASKILAYABİLİR
WTO’ya göre, bu yıl küresel ekonomik büyümenin yüzde 3 seviyesinde kalması bekleniyor ve kısa vadeli ticaret görünümü için “ihtiyatlı bir iyimserlik” hakim. Olumlu eğilimlerin devam etmesi halinde, bu yıl küresel ticaret 32 trilyon dolara ulaşabilir ancak 2022’de de kaydedilen bu rekor seviyesinin aşılması olası görünmüyor. Ayrıca küresel ticarete ilişkin olumlu görünümün jeopolitik gerilimler, artan nakliye maliyetleri ve yeni ortaya çıkan sanayi politikalarının ticaret modellerini yeniden şekillendirme ihtimali nedeniyle baskılanma olasılığı bulunuyor.
