Düzcenin fındıklı helvası coğrafi işaretli oldu
DÜZCE BÖLGESİNE ÖZGÜ FINDIKLI TAHİN HELVA COĞRAFİ İŞARET BELGESİ İLE TESCİLLENDİ. COĞRAFİ BELGELİ ÜRÜN SAYISI İSE 11 OLDU.
DÜZCE(İHA) – Düzce bölgesine özgü fındıklı tahin helva coğrafi işaret belgesi ile tescillendi. Coğrafi belgeli ürün sayısı ise 11 oldu.
Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün girişimleriyle daha önce tescillenen 10 coğrafi işaretli ürüne ek olarak Düzce Fındıklı Tahin Helva da coğrafi işaret belgesi ile tescillenmiştir.
Düzce’de üretimi yapılan, ünü ve belirgin nitelikleri itibariyle Düzce ile özdeşleşmiş ürünlerin coğrafi işaretle tesciline yönelik Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan başvuru sonucunda, Düzce Fındıklı Tahin Helva Coğrafi İşaret bülteninde yayınlanarak coğrafi işaret belgesi ile tescillendi.
Düzce’ye özgü 11 ürün tescillenmiş oldu.
Düzce’nin coğrafi işaretli diğer ürünleri ise şunlar;
Akçakoca Melengücceği Tatlısı; buğday unu, yumurta, süt, fındık yağı, kabartma tozu, sirke ve tuz ile tekniğine uygun hazırlanan hamurun oklavayla açılıp içine manda sütü kaymağından hazırlanan "dartı" ile ceviz veya fındık ilave edilerek hazırlanan hamurun yağda kızartılması ve sonrasında şerbet içinde bekletilmesi ile elde edilen bir tatlı çeşidi.
Akçakoca Mancarlı Pide; Osmanlı Dönemi’nden kalan Mancarlı Pide Akçakoca köylerinde hala yapılmaya devam etmektedir. Mancarlı Pide vejetaryen bir ürün olup, mancar otu diye tabir edilen pazı veya ıspanak gibi yeşillikler kullanılarak yapılmaktadır. Pişmiş mancarlı pide 35-40 cm uzunluğunda 15 cm genişliğinde ve 0,5 cm kalınlığında yarım ay şeklinde olup, üzeri hamurla kapatılarak taş fırında veya odun ateşi üzerinde sacda pişirilir ve fırından çıkarıldıktan sonra üzerine tereyağı sürülerek ayran ile servis edilir.
Akçakoca Sarı Fındığı; Akçakoca ilçesinde yetişen sarı fındık (mincane) çeşidi fındığın yağ oranı aralığı 48,08-63,46 iken yağ asitlerinden oleik asit miktarı aralığı 81,70-83,57 ve linoleik asit miktarı aralığı 7,32-9,57 olarak belirlenmiştir. Akçakoca Sarı Fındığının yaprakları iri, yuvarlak veya hafif uzunca, sap tarafı yürek biçiminde, kenarları testere dişli ve yer yer derin dişli, üst yüzü buruşuk, alt yüzü hafif seyrek tüylü ve kısa saplıdır, yaprak büyüklüğünün 0,97 cm ile 1,62 cm arasında değiştiği belirlenmiştir.
Düzce Köftesi; Düzce köftesini diğer köfte türlerinden ayıran en önemli özelliği söz konusu köftenin üretiminde kullanılan etin doğal ortamda ve kendine has floraya sahip Düzce yaylalarında beslenerek yetiştirilmiş dana (tercihen düve) veya kuzu etinden elde edilmiş olmasıdır. Düzce Köftesine kendi yağı dışında hiçbir yağ katılmaz. İçine sadece az miktarda baharat ve ekmek yerine uygun miktarda mısır unu katılır. Ağızda gerçek et tadı bırakan Düzce Köftesinin yapımında üretim tekniği ve ustalık önem taşımaktadır.
Düzce Acıkası; Düzce acıkası yöre ile özdeşleşen, uzun yıllardır bilinen ve yörenin kültürel birikimi ile günümüze ulaşmış bir meze türüdür. Malzeme seçiminden üretimine ve baharat oranına kadar titiz çalışmalar gerektiren Düzce Acıkası’nın tercih edilmesinde yörenin tatlarını içermesi büyük rol oynamakta olup üretiminde Düzce’de üretilen doğal tereyağı ve fındığın kullanılması Düzce Acıkasının diğerlerinden ayırt edilmesini sağlamaktadır. Düzce acıkasında salça olarak sadece etli kapya kırmızı biberlerden yapılan salçalar kullanılmaktadır. Düzce Acıkası’nı diğerlerinden ayıran bir diğer özellik de hazır salça kullanılması yerine biberlerin Düzce Acıkası üreticileri tarafından salça haline getirilmesidir.
Konuralp Pirinci; Halk dilinde kasaba pirinci olarak anılan Konuralp Pirincinin tarihi 1800’lü yıllara dayanmaktadır. “Osmanlı Saray Mutfağının Pirinci” olarak adlandırılan Konuralp Pirinci, zamanının vazgeçilmez lezzet kaynaklarından biri olarak varlığını bugüne kadar sürdürmüştür. Konrapa XVI. yüzyılda Osmanlı idari yapısı içinde Anadolu Eyaleti veya Beylerbeyliğine bağlı bir sancak (liva) merkezi olan Bolu’nun on altı nahiyesinden biridir. Henüz tarihi kaynaklar itibarıyla kesin ve açık bir şekilde ispatlanamasa da, nahiyenin adının burada türbesi bulunan ve yörenin fethini gerçekleştiren Konur Alp’ten geldiği açıktır.
Düzce Kestane Kabağı; Düzce Kestane Kabağı sert kabukludur. Meyve yuvarlak, hafif basık biçimli ve derin dilimlidir. Kabuk rengi koyu beyazımsı ve gri, meyve etli ve turuncu renktedir. Sapları oldukça büyük, odunsu ve köşelidir. Ayrıca meyvenin sap ve dip tarafından az çok bir çukurluk meydana gelir. Meyve ağırlığı ortalama 5-25 kg arasındadır.
Düzce Şırası; Düzce’nin sahip olduğu etnik ve kültürel çeşitlilik, ilin mutfağına da yansımıştır. Bir Osmanlı kültürü olan ve daha çok köftenin yanında sunulan Düzce Şırası alkol içermeyen, tatlandırıcı ve kimyasal koruyucu maddeler barındırmayan gazsız bir içecektir. Düzce Şırası, ülkemizin genellikle güney ve güneydoğu bölgelerinde yetişen kurutulmuş siyah üzümlerin çekirdekleriyle kıyma makinasında kıyılarak belli orandaki suda fermantasyonuyla elde edilen katkı maddesiz, doğal bir içecektir.
Düzce Şırasının yapımında siyah üzümlerin tercih edilmesinin nedeni, siyah üzümlerin çok yoğun olarak resveratrol içermesidir. Resveratrol, değişik bitkilerde bulunan antioksidan bir maddedir. En yüksek miktarda siyah üzüm kabuğu ve çekirdeklerinde bulunur. Şırasının en önemli özelliği şıranın meşe ağacından imal edilen fıçı ve kıl torba kullanılarak yapılmasıdır. Kıl torbalar süzdürme işleminde tortuları iyi tutar. Böylece tortular kıl torba içinde hapsolur ve şıranın muhafazasında tortular aracılığıyla devam eder ve fermantasyon en aza iner. Bu da şıranın raf ömrünü uzatır. Ayrıca Düzce Şırasının yapımında doğal kaynak suları kullanılır. Klorlu su kullanımı durumunda ise şıra klor kokar ve kalitesi bozulur.
Düzce Şırası yapımında meşe fıçı kullanılmasının sebebi ise, meşe fıçılarda ahşabın gözle görülmeyen gözenekli yapısı sayesinde havayla teması ile nefes alma özelliğine sahip olmasıdır. Böylece son derece yavaş bir şekilde oksijenle temas, üzümde bulunan tanenlerin yumuşamasına yardımcı olur. Ayrıca Şıra, meşeye özgü aromalarla zenginleşir ve ömrü de uzar.
Yufkalı Konuralp Pilavı; Yufkalı Konuralp Pilavı, Konuralp Pirinci kullanılarak üretilir. İçinde haşlanmış dana eti, nohut ve kemik suyu bulunur. Piştikten sonra üzerine ev işi yufka veya ince lavaş serilip sıcak olarak servis edilir. Geçmişi Osmanlı dönemine dayanan Yufkalı Konuralp Pilavı, Düzce ilinin mutfak kültüründe önemli bir yere sahiptir. Özellikle düğün, kandil gibi özel günlerde misafirlere ikram edilir. Coğrafi sınıra özgü üretim metodu, ustalık becerisi gerektirir. Bu sebeplerle coğrafi sınır ile ün bağı bulunur.
Düzce Şeker Kamışı Pekmezi; Düzce ilinde üretilen şeker kamışı bitkisinin öz suyunun kaynatılarak koyulaştırılması ile elde edilen koyu renkli ve akışkan pekmezdir. Düzce ilinin düzenli yağış rejimi nedeniyle şeker kamışı sulama ihtiyacı olmaksızın coğrafi sınır içerisinde yetişir. Şeker kamışı bitkisinin hasadından sonra çabuk bozulması nedeniyle kısa sürede işlenmesi gereklidir bu nedenle Düzce Şeker Kamışı Pekmezi, uzun yıllardır geleneksel olarak üretilen şeker kamışı kullanılarak üretilir. Geçmişi eskiye dayanan ve üretimi ustalık becerisi gerektiren Düzce Şeker Kamışı Pekmezi yöre ile özdeşleşmiş.