Emre Belözoğlu, Aykut Kocaman ile ilgili unutamadığı anısını anlattı: Karşılıklı ağladık

Türk futbolunun efsane ismi ve Başakşehir Teknik Yöneticisi Emre Belözoğlu, NTV Spor’da yayınlanan Kırılma Anı programına konuk oldu. Belözoğlu, Fenerbahçe‘de futbolcu olarak oynadığı periyotlara ait çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“HER VAKİT GÖNLÜMDE FARKLI BİR YERİ OLACAK”

Aykut Kocaman ile bağını pahalandıran Belözoğlu, “Siz Aykut Kocaman’ın ağladığına hiç şahit oldunuz mu? Ben şahit oldum. Aykut Kocaman’ın karşımda ağlaması, hayatımda en üzüldüğüm anlardandır. O ağlayınca ben de ağlamıştım. Çok pahalı bir insan ve gönlümde daima farklı bir yeri var.” sözlerini kullandı.

Emre Belözoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“GERÇEKTEN GÜÇ BİR SÜREÇ”

“3 Temmuz’da büyük bir şok yaşadık. Sabah kalktık, televizyonda haberler, altyazılar, kırmızı kırmızı son dakikalar. Aziz Yıldırım ve yönetici büyüklerimizi görüyoruz. Sahiden güç bir süreçti.

“FENERBAHÇE TERTEMİZDİR”

Annemin ismi Fatma, babamın Mehmet. Onların isimlerinden kuşku etmediğim üzere Fenerbahçe‘nin şampiyonluğunda leke yok. Ben alandaydım. Yaşananları bizden daha âlâ bilecek kimse yoktu. Süreç çok berbat ilerledi. Türkiye güç günler yaşadı. Problemli bir süreçti. Annemin oğlu Emre olarak ne kadar eminsem Fenerbahçe bir o kadar tertemizdir.

“BUNDAN RAHATSIZIM”

Temmuz’un cefasını biz çektik. Çok şükür herkes sefasını konuşuyor. Bu bahislerle gündeme gelmek istemiyorum lakin… Ülkemizde kimi beşerler o periyodun içindeki insanların hafızalarıyla dalga geçecek kadar rahat davranıyor. Ben bundan rahatsızım. Aykut Kocaman, Volkan Demirel ve kadro arkadaşlarımızın yaşadığını kimse yaşamadı. Çok şükür ülke bir rahata erdi. O süreçte olanlar yokmuş üzere davranılıyor. Bundan rahatsızım. Allah’a çok şükür cefasını bizler yaşadık bu süreçte.

“BÜYÜK BİR YIKIM VARDI”

Fenerbahçe ceza aldı, Şampiyonlar Ligi’ne gidemeyecek, küme düşecek dediler. Büyük bir yıkım vardı. Bizi kulübe çağırdılar. Çeşme’den 1-2 arkadaşımla dönüyoruz. Geriden, daha evvel 3. günde “Şikeciler” diye bağırdılar. Ben de çok sakin bir insan değilim. Bu türlü tartışmalar yaşadık. Koskoca bir topluluğun hak etmediği, sonrasında hakkın yerini bulduğu bir süreç oldu. Hiç kolay değildi ayakta durabilmek. Ekibin gücü de azalmıştı. Son ana kadar Kocaman ile oynadık.

“SABIRSIZLIK SORUNU VAR”

Fenerbahçe’de içeriyi uygun biliyorum. Genlerini, gücünü çok âlâ biliyorum. Bir kitap daha okumama gerek yok bunla ilgili. Ne yazık ki sabırsızlık sorunu var. Çabucak başarıyı elde etme isteği var.

“ÇOK ÜZÜLMÜŞTÜM”

2015’te birinci ayrılma sürecim vardı. 2015’te kıymetli oyuncuların gönderilmesi küsurdu. Bir kulübün bir hafızası olmalıdır. Teknik adam ve sportif yönetici üzerinden gideceksiniz. Göksel Gümüşdağ oradaydı. Fenerbahçe’de 34 yaşındaydım. Çok da âlâ bir dönem geçirmiştim. 20 gole direkt katkı vermiştim. Tahminen de güzeli böyleydi. Ben çok üzülmüştüm. Beklemiyordum açıkçası. Yaşandı. Sonrasında futbolu bırakma kararı aldım ben aslında. Sonra bir gün, yattım, kalktım. Bir daha uyudum. 3 gün bu türlü devam etti. Sonra tam kapıdan çıkarken nereye gidiyorsun dedi eşim. Ben galiba bırakamayacağım futbolu dedim.

“BEN GÖNDERİLDİĞİMİ TELEVİZYONDAN ÖĞRENDİM”

Değersiz olduğumu hiç hissetmedim. Terraneo televizyonda bir şeyler söyledi. Televizyonda İtalyanca ağır tabirler kullandı, tercüman yumuşatarak konuştu. Gönderildiğimi söylediği bir konuşma yaptı. Aziz Yıldırım, ‘Bir tek sen kalacaksın. Arkadaşların gidecek’ demişti. Ben de ‘Keşke mektupla göndermeseydiniz’ dedim. Ben gönderildiğimi televizyondan öğrendim. Şu an gülüyorum fakat acı bir durumda.

“AZİZ YILDIRIM KOLAY BİR İNSAN DEĞİLDİR”

Aziz lider içinden geldiği üzere davranan bazen oturduğumuzda onunla bana kızdığı vakitler da oldu. O da olduğu üzeredir. Fenerbahçe için çok külfetler çekmiş. Tarihi süreci yaşamış, ne yazık ki en büyük derdi çekmiş. Fenerbahçeli duruşuyla bu ülkenin bedellerine bağlı duruşuyla tüm Fenerbahçelilerin gönlünde taht kurmuş bir insandır. Benim için de bir ağabeydir. Kolay bir insan değildir fakat onunla vakit geçirdiğinizde onu çok seversiniz. Oyunu-başkan ilgimiz de her vakit âlâ olmuştu. Beni birkaç sefer odasından kovsa da daima düzgün anılarla kendisini hatırlıyorum. Benim için Aziz lider her vakit farklı bir bedeldi.

“BENİ ODASINDAN KOVMUŞTU”

Bir maçta hakemle tartışmıştım. O maçın akabinde beni odasına çağırmıştı. Bana sonlanmış ve odasından kovmuştu. Aklımda kalan anılardan bir tanesi yalnızca.