Emtia piyasasında geçen hafta düşüş eğilimi etkili oldu
Emtia piyasasında, geçen hafta ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerinin sert olmayacağına yönelik öngörüler, Çin...
Emtia piyasasında, geçen hafta ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerinin sert olmayacağına yönelik öngörüler, Çin ekonomisine yönelik endişeler, dolara talebin artması ve tahvil faizlerindeki yükselişle düşüş eğilimi etkili oldu.
ABD açıklanan verilerin ülke ekonomisinin gücünü koruduğuna işaret etmesi ve Fed’in faiz indirimlerine ilişkin öngörülerin gücünü korumasına karşın fazla sert olmayacağına dair tahminler emtia piyasasını aşağı yönlü etkiledi. Dolara talebin artması ve tahvil faizlerindeki yükseliş de emtia piyasasında düşüş eğilimine neden oldu. Dolar endeksi haftayı yüzde 1 yükselişle 101,7 seviyesinden tamamladı. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta 11 baz puan artarak yüzde 3,91’e çıktı. Geçen hafta ons bazında altın 0,4, gümüş yüzde 3,3, platin yüzde 3,9 değer kaybederken, paladyum yüzde 0,4 değer kazandı. BAKIRDA TALEP ENDİŞELERİ ÖNE ÇIKTI Öte yandan baz metallere bakıldığında ise tezgah üstü piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında bakırda 0,8, nikelde yüzde 0,1, kurşunda yüzde 2,3, çinkoda yüzde 0,4 ve alüminyumda yüzde 3,5 azaldı. Bakırda talebe yönelik endişeler devam ederken, Melbourne merkezli madencilik şirketi BHP Group, bu yıl Çin’den gelecek talebin düşeceği öngörüsünde bulundu. Çin ekonomisine yönelik endişeler ile Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ), sıkı para politikasına devam edeceğine yönelik endişelerin güçlenmesi bakır fiyatlarını aşağı yönlü etkileyen unsurlar arasında yer aldı. BoJ Başkan Yardımcısı Ryozo Himino, yaptığı açıklamada, bankanın finansal piyasalardaki gelişmeleri yakından izleyeceğini vurgulayarak, ekonomi ve fiyatların beklendiği gibi büyümeye devam etmesi halinde para politikasının sıkılaştırılmasına devam edileceğini söyledi. Japonya’da ayrıca ağustos ayına ilişkin Tokyo Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2,6 artarken, çekirdek Tokyo TÜFE de yüzde 2,4 artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Ülkede, sanayi üretimi aylık yüzde 2,8, yıllık yüzde 2 artarak beklentilerin altında gerçekleşti. Japonya’da ayrıca perakende satışlar da aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 2,6 artışla beklentileri karşılayamadı. Analistler, ülkede açıklanan Tokyo TÜFE verisinin piyasalarda BoJ’un ileriki aylarda da fazla faiz artırımı yapacağı yönündeki beklentileri canlı tuttuğunu söyledi. Çin’de alüminyum stoklarının artması da fiyatları aşağı yönlü etkiledi. Enerji grubuna bakıldığında Brent petrolün varil fiyatı yüzde 1,7 azalırken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı yüzde 6,1 arttı. KAHVE FİYATLARI 13 YILIN ZİRVESİNDEN GERİ DÖNDÜ Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar buğdayda yüzde 4,6, mısırda yüzde 2,6, soya fasulyesinde yüzde 2,7, pirinçte yüzde 0,1 artış kaydetti. Intercontinental Exchange’de libre bazında fiyatlar, şekerde yüzde 5,7 artarken, pamukta yüzde 1,4 azaldı. 2,5945 dolarla 13 yılın en yüksek seviyesini test eden kahvenin libre fiyatı ise bu seviyeden gelen satışlarla geçen hafta yüzde 1,3 düşüş kaydetti. Kakaonun ton başına fiyatı ise haftayı yüzde 1,8 düşüşle tamamladı. Küresel büyümeye yönelik beklentilerin düşmesiyle artan talep endişeleri, pamuk fiyatlarında fiyatlarda değer kaybına neden oldu. Brezilya’da kahve üretiminin yeni sezonda azalacağına yönelik artan beklentilerle kahve fiyatlarında sert yükselişler görülmesine karşın daha sonra kar satışları etkili oldu. Şeker piyasasında üretim açığı beklentileri ve faiz indirimi beklentileri, fiyatlarda yükselişe yol açtı.