İran Dışişleri Bakanı’ndan “kimsenin, insan haklarını tekeline alamayacağı* vurgusu
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Buyruk Abdullahiyan, hiçbir ülke yahut kümenin, insan haklarını inhisarına alma hakkına...
ecloud
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Buyruk Abdullahiyan, hiçbir ülke yahut kümenin, insan haklarını inhisarına alma hakkına sahip olmadığını söz etti.
İran resmi ajansı IRNA’ya nazaran, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Kurulunun 52. oturumunda konuşan Abdullahiyan, insan haklarının korunması ve geliştirilmesinin dünyadaki tüm ulusların ortak korkusu olduğunu belirtti.
Abdullahiyan, hiçbir ülke yahut kümenin, insan haklarını inhisarına alma hakkına sahip olmadığını söz ederek bu yolla başka ülkelerin boyun eğdirilemeyeceğini söyledi.
İnsan haklarına hürmetin İran için temel prensiplerden olduğunu kaydeden Abdullahiyan, bunun ulusal gelenek ve görenekler ile ulusal ve dini bedellere dayandığını belirtti.
İranlı Bakan, insan haklarının kimi ülkeler tarafından bir araç olarak kullanıldığını savunarak İnsan Hakları Kurulunun üye devletler ortasında işbirliği ve gerçek diyalog unsurlarına başvurarak güvenilirliğini ve aktifliğini yine kazanmasına gereksinimi olduğunu söz etti.
Hiçbir ülkenin insan hakları uygulamalarında kusursuz olduğunu argüman edemeyeceğini söyleyen Abdullahiyan, ABD’nin “çeşitli araçlar, askeri müdahaleler, darbeler ve başka ülkelere karşı yasa dışı ekonomik yaptırımlar” uygulama konusunda dünyanın birinci sırasında yer aldığını, bunun da insan haklarının ihlali olduğunu belirtti.
Abdullahiyan, başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle polis tarafından gözaltına alınan Mahsa Emini’nin hayatını kaybetmesi üzerine başlayan şovların başlarda barışçıl olduğunu, daha sonra terör ögelerinin olaya müdahalesi ile şiddete dönüştüğünü söyledi.
ABD ve İngiltere merkezli, Farsça yayın yapan kimi televizyon kanallarının yaptıkları programlarla şiddeti ve terörü artırdığını söyleyen Abdullahiyan, bunun sonucunda ortalarında 70 güvenlik görevlisinin de bulunduğu günahsız insanların hayatını kaybettiğini, kamu ve özel mülkiyete büyük ziyanlar verildiğini söz etti.
