İş dünyası, enflasyon muhasebesi kararına nasıl tepki verdi?

İş dünyası temsilcileri, yaklaşık 1,5 milyon mükellefin enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarılmasını olumlu karşıladı. İş dünyası...

İş dünyası, enflasyon muhasebesi kararına nasıl tepki verdi?

İş dünyası temsilcileri, yaklaşık 1,5 milyon mükellefin enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarılmasını olumlu karşıladı.

İş dünyası temsilcileri yaklaşık 1,5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefinin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarılmasının yerinde bir karar olduğunu ifade etti. “EKONOMİNİN GÜÇLÜ KALMASINA KATKI SAĞLAYACAK” Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, “İçinde bulunduğumuz konjonktürde, enflasyon düzeltmesi uygulamasında küçük işletmelere ve yatırımcılara sağlanan kolaylık, ekonomimizin üretim, istihdam ve ihracatının güçlü kalabilmesine katkı sağlayacak. İş dünyamızın enflasyon muhasebesi uygulamasına yönelik endişe ve görüşlerini dikkate alan Hazine ve Maliye Bakanı’mız Mehmet Şimşek başta olmak üzere Bakanlık bürokratlarına teşekkürlerimizi sunuyorum.” değerlendirmesinde bulundu. Uygulamada yapılan düzenlemeyle cirosu 50 milyon liranın altındaki işletmelerin, geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmayacağına dikkati çeken Ardıç, bunun öz sermayesi zayıf ve borçlanma düzeyi yüksek işletmelerin bir ölçüde rahatlamalarına, üretim ve yatırıma yönelebilmelerine imkan sağlayacağını söyledi. Ardıç, yatırım yapan mükellefler için yeni model üzerinde çalışılmasını değerli bulduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Özellikle, yatırım döneminde olan işletmeler açısından enflasyon muhasebesinde kolaylık sağlanmasına yönelik çalışmalar sanayicilerimizin yatırım hedeflerini gerçekleştirebilmesine katkı sağlayacak. Firmaların rekabet güçlerini artırarak, ihracat potansiyeline olumlu etki edecek. Ayrıca yeşil ve dijital dönüşüm süreçlerinin hızlanmasına da imkan verecek. Yapılan yatırımların ileride yaratacağı katma değer düşünüldüğünde vergisel etkilerin giderilmesi son derece olumlu bir yaklaşımdır. Enflasyon muhasebesinin günümüz şartlarına uygun hale getirilmesine yönelik atılan bu somut adımların başta sanayicilerimiz olmak üzere ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayan iş dünyamıza hayırlı olmasını temenni ediyorum.” “ÖNEMLİ BİR ADIM OLDU” Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran da kararın reel sektörün sesinin duyulması anlamına geldiğine işaret ederek, “Karar, üyelerimizin seslerinin duyulması açısından ve küçük işletmelerde enflasyon muhasebesi nedeniyle ortaya çıkacak mağduriyetlerin önüne geçilmesinde önemli bir adım oldu.” diye konuştu. Baran, kolaylık kararlarının kapsamının genişletilmesini ve 50 milyon lira sınırının enflasyon güncellemeleri dikkate alınarak yükseltilmesini talep etti. “OLDUKÇA YERİNDE BİR KARAR” Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken de kararı olumlu bulduklarını ifade etti. Esnafın enflasyon muhasebesine hazır olmadığını savunan Palandöken, şu değerlendirmede bulundu: “Talebimiz ya yılda bir kez uygulanması ya da esnafın muaf tutulması yönünde idi. Çünkü enflasyon düzeltmesiyle esnafa fiktif bir kazanç çıkmış gibi vergi doğacaktı. Enflasyon düzeltmesiyle karlı işletmelerin karı düşebiliyor. Borçlu ve zarardaki işletmeye de kar doğabilmekte. Bu noktada borçlu bir işletmeye sırf enflasyon düzeltmesi yapıldı diye fiktif bir kar çıkarıp vergi istemek, vergide adalet ilkesiyle bağdaşmazdı. Bunun için cirosu 50 milyon liranın altındaki işletmelerin enflasyon muhasebesinden muaf tutulması oldukça yerinde bir karar.” MALİ MÜŞAVİRLERİN TALEBİ Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Emre Kartaloğlu da Bakanlık ile yaptıkları görüşmelerde ve taleplerinde Birlik olarak geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılamayacağını anlattıklarını söyledi. Kartaloğlu, 1 Temmuz itibarıyla sürecin başladığını, şu ana kadar 1 milyon civarında enflasyon düzeltmeli beyanname verildiğini bildirdi. Karara ilişkin tebliğ taslağının gönderildiğini belirten Kartaloğlu, “Bu, sonuç olarak doğru noktaya gelinmiş ama biraz geç kalınmış bir düzenleme. Çünkü verilen beyannameler var. Örneğin dün binlerce geçici vergi beyannamesi verilmiştir. Şimdi bunların düzeltilmesi isteniyor.” diye konuştu. Kartaloğlu, verilen beyannamelerin düzeltilmesinin ihtiyari olması gerektiğine dikkati çekerek, 6 Eylül’e kadar tanınan sürenin uzatılmasını talep etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Enflasyon muhasebesi konusunda dün yaptığımız toplantıda ve öncesinde dile getirdiğimiz iş dünyamızın taleplerini ve önerilerini dikkate alan Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek ve ekibine teşekkür ederiz.” ifadelerini kullandı. “KISMEN DE OLSA MEMNUNUZ” İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, enflasyon muhasebesine kolaylık sağlayacak yeni kararlardan dolayı memnuniyet duyduklarını belirterek, “İstanbul Ticaret Odası olarak enflasyon düzeltmesi uygulamasına ciro sınırı getirilmesi önerimizin de kısmen de olsa hayata geçmesinden memnuniyet duyuyoruz.” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, iş dünyasının talepleri üzerine uygulamaya başladıkları “enflasyon muhasebesi”nde küçük işletmelere kolaylık sağlamak amacıyla yeni kararları devreye alacaklarını belirterek, yaklaşık 1,5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefini geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkardıklarını bildirdi. İTO Başkanı Avdagiç, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Sesimiz yankı buldu. İş dünyasında büyük mağduriyetlere yol açacak enflasyon muhasebesine kolaylık sağlayacak yeni kararlar açıklandı. 1,5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefi geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarıldı. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’e iş dünyasının sesine kulak verdiği için teşekkür ediyoruz.” şeklinde konuştu. “YATIRIM YAPANLARA KOLAYLIK BEKLİYORUZ” İstanbul Ticaret Odası olarak enflasyon düzeltmesi uygulamasına ciro sınırı getirilmesi önerilerinin de kısmen de olsa hayata geçmesinden memnuniyet duyduklarını dile getiren Avdagiç, “Ama Bakan Şimşek’in de ifade ettiği gibi, yatırım yapan mükelleflere enflasyon düzeltmesinde kolaylık sağlanmasının da hızla gerçekleşmesini bekliyoruz. Bu konunun da takipçisi olacağız.” açıklamasında bulundu. Avdagiç, yatırım yapmış ve yatırım konusuyla ilgili satış geliri henüz oluşmayan bir şirkete vergi tahakkuk edilmesinin hızla çözüme kavuşturulmasının gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti: “Mevcut uygulamayı yatırım yapanların fiktif vergi vermesini engelleyecek hale getirmek lazım. Yatırım ortamının devamı için bunu şart görüyoruz. KOBİ’lerin, gelirleri yerine ‘yatırımlarından’ vergi verir hale gelmeleri ancak bu şekilde önlenebilecektir. Dengeli vergilendirme güçlü ekonomiyi gerçekleştirmenin en büyük teminatı olacaktır. Yatırımların ve ticaret ortamının hız kesmeden yükselişini sağlayacaktır.” “KÜÇÜK İŞLETMELER ADINA MEMNUNİYET VERİCİ” Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “2023 yılı itibarıyla cirosu 50 milyon liranın altında kalan işletmelerimizin enflasyon düzeltmesi kapsamının dışında bırakılması, ekonomimizin lokomotifi durumunda olan küçük işletmelerimiz adına oldukça memnuniyet verici bir gelişme olmuştur.” dedi. Asmalı, bunun için başta Bakan Şimşek olmak üzere bütün ekonomi yönetimine teşekkürlerini sunduklarını söyledi. Bununla birlikte enflasyon düzenlemesinin, ekonomik büyüme ve istikrar üzerinde olumsuz etkilere yol açma noktasında yüksek risk taşıdığının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Asmalı, şunları kaydetti: “Bu çerçevede MÜSİAD olarak yeniden, ekonomi yönetimini bu konuda daha dengeli bir yaklaşım benimsemeye ve ekonomik büyümeyi destekleyecek adımlar atmaya davet ediyoruz. Baştan itibaren ifade ettiğimiz gibi, enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan farklar verginin konusu olmamalıdır. Zira bu düzeltme işlemi, finansal tabloların gerçek durumu yansıtması adına yapılmaktadır. Buna ilaveten, enflasyon düzeltmesi uygulamasının geçici vergi dönemlerinde değil, yılda bir kez uygulanacak şekilde düzenlenmesi daha uygun olacaktır. Bu vesileyle, enflasyon düzeltmesi farklarının vergilendirilmesinin yatırımcıların güvenini sarsma riski taşıdığının altını çiziyor, bu farkların vergi kapsamı dışında tutulması gerektiğini yeniden ifade ediyoruz.”