İstanbul çare arıyor! Deniz suyunu arıtabilir miyiz?
Yağışların mevsim normallerinin altında olması, sıcak ve kurak hava İstanbul barajları için alarm zillerini çalıyor....
Yağışların mevsim normallerinin altında olması, sıcak ve kurak hava İstanbul barajları için alarm zillerini çalıyor. Barajlardaki doluluk oranı yüzde 35’in altına düştü. Kuraklığın sürmesi halinde kasım ayında şehrin suyunun biteceğinden korkuluyor. İstanbul susuzluğa çare ararken İstanbul Çevre Meclisi Genel Sekreteri Zafer Murat Çetintaş, deniz suyu arıtma tesislerinin kurulmasını gündeme getirdi. Çetintaş, ‘haberglobal.com.tr’ için yaptığı değerlendirmede, “Tesisler kurulursa İstanbul’un su sorunu kalıcı olarak çözülecek” dedi.
2023 YILINDA 2050 NÜFUSUNA ULAŞTIK
Çetintaş, şu açıklamaları yaptı: “2050 yılında İstanbul’un nüfusunun 25 milyon olacağı düşünülüyordu. Bu planlama 1980’lerin sonlarında Bakanlar Kurulu tarafından yapılmıştır. Nüfus bu noktaya beklenenden 25 yıl önce ulaştı. O dönemde hükümet Melen Çayı ile ilgili aldığı kararı hayata geçirdi. Ancak Melen Çayı kurtuluş değil, her an kesilebilir. 1989’daki İSKİ atölyesinden bu yana tuzdan arındırma teklifini gündeme getirdim.”
DÜNYA ÇAPINDA UYGULAMALAR VAR
Dünyadaki deniz suyu arıtma uygulamaları hakkında bilgi veren Çetintaş, şöyle devam etti: “İsrail, kıyılarından elde ettiği deniz suyunun binde 39 tuzluluk oranına sahip olmasına rağmen suyu arıtıyor. Deniz tuzluluk oranlarımız çok düşük. Karadeniz’in tuzluluğu binde 2, Marmara’nın tuzluluğu binde 3-4’tür. Arındırmak çok daha kolay ve daha az maliyetlidir. Suudi Arabistan’da da su sıkıntısı var. Suudiler, güneş enerjisiyle çalışan risksiz bir sistem olan büyük bir tesis inşa ettiler. Üstelik Suudiler bunu tuzluluğu binde 39 olan bir denizde yapıyor.”
İSTANBUL’DA İKİ BÖLGEDE TESİS KURALIM
Türkiye’deki tuzdan arındırma tesisinin şu anda Marmara Denizi’ndeki Avşa adasında olduğunu ve İstanbul için önerilerde bulunduğunu belirten Çetintaş, “Kazandere Barajı ve Kıyıköy’deki Pabuçdere Barajı İstanbul’a su taşıyor ama o barajlar su tutmuyor. Burası hazine arazisi, bu alana tesisler yapılabilir. Bu tesislerde deniz suyunu arıtarak bu barajlara tatlı su basabilirler. Burada biriken sular isale hattı ile İstanbul’daki barajlara taşınıyor. Aynı şekilde uzağa gitmeye gerek yok, Terkos Barajı var. Terkos’ta bir zamanlar tuzlu suyu karıştırmışlar. Bu sayede tesisler aracılığı ile tuzdan arındırma yapılarak deniz suyu temin edilebilmektedir. Ayrıca elde edilen tuz sanayide de kullanılabiliyor.”
TESİS HAZIRLANMALIDIR
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Doğan Yaşar ise deniz suyu arıtma tesisleri yerine yapılacak ilk işin etkin bir su yönetimi olduğunu söyledi. Şu anda deniz suyunu arıtmaya ihtiyaç olmadığını belirten Yaşar, kuraklık riskiyle karşı karşıya olan Türkiye’nin bu tesislerle ilgili projelerini de hazır tutması gerektiğini söyledi. Yaşar, deniz suyu arıtma sistemlerinin çevreye herhangi bir zarar vermediğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:
İKİ YILLIK KURAKLIĞI SONUÇ OLARAK BİTMEYECEĞİZ
“Bir kez yapmalısın. Dünyada 6-7 yıl yağmur yağmayan dönemler vardır. Türkiye artık iki yıl üst üste kuraklıkla baş edemez. Mümkün değil. Yani hem içme suyu olarak hem de diğer ihtiyaçlar için çıkarılamaz. Başta İstanbul ve İzmir olmak üzere yerel yönetimlerin çalışmalara başlaması gerekiyor. Çünkü denizin hiçbir yerinden deniz suyu çekemezsiniz. Hangi noktadan, hangi derinlikten çekim yapılacağı bunların hazırlanması gerekiyor.”
Kaynak: Web Özel