Önceki CHP Genel Başkanı Deniz Baykal İçin CHP Genel Merkezi’nde Tören Düzenlendi.

Önceki CHP Genel Lideri, Antalya Milletvekili Deniz Baykal için CHP Genel Merkezi’nde merasim düzenlendi. CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Ne memnun size ki, Mustafa Kemal’in iki büyük yapıtında de unutulmayacak izleriniz, unutulmayacak emekleriniz var. Sayın Genel Liderim, ülkemizi barış ve kardeşlik içinde bir ortada geleceğe taşıma kararlılığından hiç ödün vermediniz. Devlet adamı kimliğinizi her ortamda hissettirdiniz… Sayın Genel Başkan’ım huzurunuzda kelam veriyorum. Ülkemizde mutlak manada hürriyeti tesis edeceğiz, ömrünüzü verdiğiniz demokrasi ve özgürlük uğraşını tamamlayacağız” dedi.

Önceki CHP Genel Lideri, Antalya Milletvekili Deniz Baykal için CHP Genel Merkezi’nde veda merasimi düzenlendi.

Törene CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, parti idaresi, milletvekilleri ve vilayet liderleri; evvelki CHP Genel Liderleri Murat Karayalçın, Hikmet Çetin, Altan Öymen, evvelki parti yöneticileri ve milletvekilleri, Baykal’ın ailesi ve partililer katıldı.

Baykal’ın Türk bayrağına sarılı naaşı, CHP Genel Merkezi bahçesine getirildi. Merasimde evvel, Baykal’ın özgeçmişi okundu. Daha sonra hürmet duruşunda bulunuldu.

ATAÇ BAYKAL: “100 YILLIK CHP TARİHİNİN ÇOK UZUN BİR KESİTİNİ ŞAHSEN YAŞAMIŞ BİR ULU ÇINARI UĞURLUYORUZ”

Törende evvel, Baykal’ın oğlu Prof. Dr. Ataç Baykal konuştu:

“Sayın Genel Liderim, sevgili partililer, kıymetli dostlarım. Çok acı dolu bir süreçten geçiyoruz. Eşimin Hataylı olması nedeniyle biz de bu acıları çok yakından yaşıyoruz. Ölen insanlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifa; geride kalanlara sabır ve metanet diliyorum. Bugün babam Deniz Baykal’ı uğurluyoruz. Neredeyse 70 yıllık bir CHP’liyi uğurluyoruz. 100 yıllık CHP tarihinin çok uzun bir kesitini şahsen yaşamış bir ulu çınarı uğurluyoruz. CHP’li olmak ne demek? pek çok tarif yapabilirsiniz, altı oku tartışabilirsiniz. Lakin en kıdemli en eski üyesinden en yeni üyesine kadar tüm CHP’lilerin ortak bir tarafı vardır, bu da vatanseverliktir. Babam Deniz Baykal, bir Türkiye sevdalısıydı bir vatanseverdi. Bu nedenle CHP’de yerini almıştır. CHP içerisinde vatanseverliğin tabiri, neredeyse kurulduğundan beri farklı hallerde karşımıza çıkmış tartışmalara mevzu olagelmiştir. Lakin bu tabirlerin nasıl ve nerede tartışılacağı da çok nettir. Bu CHP’nin içerisindedir, parti içerisindedir. Babam CHP Genel Başkanlığından ayrılana kadar rahatsızlana kadar 7 yıl mühlet ile CHP içinde bir nefer olarak çalışmıştır, gece gündüz, dağ zirve demeden. Bu hepimiz için çok değerli bir derstir, hiç kuşkusuz. Pek çok vatansever, pahalı siyasetçinin yeri de CHP’dir. Tüm Türkiye sevdalılarına, tüm vatanseverlere sahip çıkılması ve CHP çatısı altında toplanması babamın CHP’ye vasiyetidir.”

MURAT KARAYALÇIN: “DENİZ BAYKAL CHP’NİN VE TÜRKİYE SİYASETİNİN KURUMLAŞMIŞ BİR İSMİDİR”

Önceki CHP Genel Lideri Murat Karayalçın ise şöyle konuştu:

“Sayın Genel Liderimiz, büyüğümüz, dostumuz Deniz Baykal’ı hürmetle anıyorum. Ulu Allah’tan kendisi için rahmet diliyorum. Sevgili partili kardeşlerim… Deniz Baykal, CHP’nin ve Türkiye siyasetinin kurumlaşmış bir ismidir. Cumhuriyet ihtilallerine, CHP’nin kıymetlerine; inançla, sonuna kadar bağlı kalmış bir siyasetçidir. Siyaset adamıdır, devlet adamıdır. Kendisini bugün sonsuzluğa uğurluyoruz. Sayın Genel Başkanım… Sizin şahsınızda, size ve şahsınızda tüm CHP ailesine başsağlığı diliyorum. Sayın Olcay Baykal, size ve sizin şahsınızda tüm Baykal ailesine başsağlığı dileklerimi sunuyorum.”

HİKMET ÇETİN: “ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMDE İKTİDARIMIZDA DENİZ BEY’İN ÇOK ÖZLEDİĞİ CUMHURİYETİN DEMOKRASİYLE GÜÇLENDİRİLMESİNİ SAĞLAMIŞ OLACAK”

Önceki CHP Genel Lideri Hikmet Çetin, Baykal için şunları söyledi:

“Deniz Baykal benim 67 yıllık arkadaşımdı, dostumdu. Büyük bir keder içindeyim. O yıllarda, gerektiğinde demokrasi için yollarda bir arada yürüdük. Parlamentoda birlikte uğraş ettik. Bir Türkiye sevdalısıydı. Deniz Baykal, siyasetin ötesinde bir kültür, sanat şahsıydı. Birikimi vardı. Tarih bilirdi, birikimi vardı. Deniz Baykal ile birlikte çok uygun günlerimiz oldu, berbat günlerimiz oldu. Birlikte küme başkanvekilliği yaptık, 12 Eylül’den sonra, o yıllarda Türkiye’nin geleceğini düşünür neler olabileceğini tahayyül ederdik. Atatürk Unsurlarına ve Cumhuriyetin kazanımlarına büyük, son derece, ödünsüz bir halde bağlıydı. O hususta her vakit telaşları vardı. Deniz Baykal’ı kaybetmenin büyük ıstırabı içindeyim. Hürmet kıymet eşleri; üniversitede, Mülkiye’de benim sınıf arkadaşımdı. Çok vakit aile içinde bunları birlikte konuştuğumuz bir yakınlığımız vardı. Büyük bir hüzün içindeyim. Cumhuriyetin demokrasiyle taçlandırılmadığını her seferinde telaşla söylüyordu. Artık buradan söyleyebilirim ki; önümüzdeki seçimde, iktidarımızda Deniz Bey’in çok özlediği Cumhuriyetin demokrasiyle güçlendirilmesini sağlamış olacak, tekrar ailesine sabırlar diliyorum ve Deniz Baykal için de ışık içinde yatsın, kendisini her vakit özleyeceğiz.”

ALTAN ÖYMEN: “KENDİ PARTİSİNDEN OLMAYAN DİĞER PARTİLERDEN OLANLARIN DA SİYASİ YASAKLARININ KALDIRILMASI İÇİN ÇABA ETTİ”

Önceki CHP Genel Lideri Altan Öymen ise şunları söyledi:

“Hepinizin başı sağolsun. Deniz Baykal’ın ayrılmasıyla Türkiye siyaset hayatının çok kıymetli isimlerinden birini kaybetti. Deniz Baykal, siyasetin bir memleket misyonu olduğunu biliyordu. Hayatının bir kısmı da siyasetin içinde geçti. Siyasetin tabi zahmetleri de malum, Türkiye üzere bir ülkede, onun sonuçlarına da katlandı. Yıllarca o da birçok arkadaşı üzere siyasi yasaklı olarak kaldı ve bunu unutmadı. Siyasi yasakların, siyasetçilere verilmemesi gerektiğine inandığı için, kendisiyle direkt doğruya alakası olmayan, kendi partisinden olmayan diğer partilerden olanların da siyasi yasaklarının kaldırılması için çaba etti ve o çabayı başardı. Keşke bütün siyasetçiler, tıpkı noktada birleşse ve kendilerinin başına bir şey gelmediği vakitlerde diğer partileri yasaklama yolunda veya siyasetçileri yasaklama yolunda niyetlere kapılmasa. Bu da bir temenni olağan, Baykal’ı rahmetle, hasretle anacağım. Benim epey eski bir arkadaşımdı. Siyaset hayatında çeşitli tartışmalar olabilir ama o tartışmaların içinde bulunanlar hele birebir partide olurlarsa daima birebir istikamette yürürler genel olarak. Onu artık sonsuzluğa uğurluyoruz. Allah rahmet eylesin, bütün yakınlarının başı sağolsun, bütün yoldaşlarının başı sağolsun, bütün milletimizin başı sağolsun.”

KILIÇDAROĞLU: “MUSTAFA KEMAL’İN İKİ BÜYÜK YAPITINDA DE UNUTULMAYACAK İZLERİNİZ, EMEKLERİNİZ VAR”

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise şunları söyledi:

“Cumhuriyet Halk Partisi’nin sevgili büyük ailesi… Saygıdeğer Olcay Baykal hanımefendi ve çok bedelli Baykal ailesi, bugün burada bir vatanseveri, partimizin dördüncü genel lideri sayın Deniz Baykal’ı sonsuzluğa uğurlamak için bir ortaya geldik.

İzniniz olursa hislerimi Sayın Genel Liderime hitaben paylaşmak isterim. Sayın Genel Liderim, ülkemiz ve dünya için son derece güç ve karanlık günlerin eşiğinde, ikinci dünya savaşının arifesinde doğdunuz. O yılların toplumsal, siyasal ve ekonomik ikliminde ve geleceği bilinmeyen günlerinde; aileniz her şeye karşın, yarınlara duyduğu bir umutla size Deniz ismini verdi. Bütün bir ömrünüzü isminize uygun bir formda; bu hoş ülkemizin refahına, huzuruna, mutluluğuna, bolluğuna, rahmetine ve kardeşliğine vakfettiniz. Ülkemizin çıkarlarını her ortamda savundunuz. 1 Mart Tezkeresine karşı gösterdiğiniz tarihî duruş milletimiz tarafından asla unutulmadı, unutulmayacak.

Sayın Genel Liderim. Kuvay-ı Milliyeci bir ailenin ferdi olarak, bu ülkenin dünü ile yarını ortasında köprü olarak… Ülkemizin hoş geleceğini, demokrasi ve özgürlük çerçevesinde inşa eden aktörlerin hem öncüsü hem yol arkadaşı oldunuz. Bildiğiniz üzere Ulusal Uğraşımızın büyük kumandanı, ülkemizin ve partimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk; ‘Benim iki büyük yapıtım var, biri Türkiye Cumhuriyeti oburu de CHP’dir’ der. Ne memnun size ki; Mustafa Kemal’in iki büyük yapıtında de unutulmayacak izleriniz, unutulmayacak emekleriniz var.

Sayın Genel Liderim, ülkemizi barış ve kardeşlik içinde bir ortada geleceğe taşıma kararlılığından hiç ödün vermediniz. Devlet adamı kimliğinizi, her ortamda hissettirdiniz. 12 Eylül’de, öteki siyasi parti önderleriyle birlikte Zincirbozan’ı yıkıp geçen de, 12 Eylül ve öbür askeri darbelerle hesaplaşmaktan da bir an olsun geri adım atmayan, sizdiniz.

Siz ki ‘Benim 12 Eylül’le siyasi hesaplaşmam bitmedi. 12 Eylül’ün demokratik, laik rejime verdiği tahribatı giderinceye kadar, Türkiye’de tam ve gerçek demokrasi kuruluncaya kadar benim hesaplaşmam sürecek’ diyensiniz. Biz, yani CHP’nin sizden sonraki jenerasyonları; demokrasi uğraşını Atatürk’ten, İsmet İnönü’den, Bülent Ecevit’ten ve sizden öğrendik.

“ÜLKEMİZDE MUTLAK MANADA HÜRRİYETİ TESİS EDECEĞİZ”

Sayın Genel Liderim, periyodun ABD Lideri Obama’ya, 2009 yılında; Türkiye’ye yaptığı ziyarette, Türk halkını ve Türkiye çağdaşlaşmasını daha âlâ tanıması ve anlaması için kendisine Sait Faik Abasıyanık ve Ahmet Hamdi Tanpınar kitaplarını armağan etmiştiniz.

Hediye olarak bu iki kitabı seçmiş olmanız, ikram edilme münasebetlerinin yanı sıra; sizin entelektüel birikiminizi de göstermesi açısından manalıydı. Sözlerimi, Obama’ya armağan ettiğiniz Tanpınar’ın Huzur isimli romanından bir cümleyle tamamlamak istiyorum.

Tanpınar, romanında romanın kahramanlarından İhsan’a şu cümleyi söyletir: ‘Fikre, sanata hiç karışmayacağız. Onları hür bırakacağız zira onlar hürriyet, mutlak hürriyet isterler.’ Sayın Genel Liderim huzurunuzda kelam veriyorum. Ülkemizde mutlak manada hürriyeti tesis edeceğiz, ömrünüzü verdiğiniz demokrasi ve özgürlük uğraşını tamamlayacağız. Bu hislerle size Allah’tan rahmet, sevgili eşiniz Olcay Baykal hanımefendiye, ailenizin tüm bireylerine, CHP ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum. Hoşça kalın Sayın Genel Liderim.”