Uzmanı uyardı: Klimalara dikkat, serinlemeye çalışırken hasta olmayın

Bilinçsiz klima kullanımının birçok hastalığa davetiye çıkardığını belirten Dr. Hatice Seda Kuz, ani ısı değişimlerine bağlı olarak gelişen hastalıklar konusunda uyardı. Kas ve iskelet hastalıkları, enfeksiyon ve alerjik hastalıklar konusunda dikkatli olunması davetinde bulunan Kuz, alınabilecek tedbirler hakkında açıklamalarda bulundu.

Ofis, mağaza, mesken ve otomobilde, ortamın tesirli bir formda serinletilmesi için kullanılan klima, yanlış kullanıldığında pek çok farklı rahatsızlığa yol açabiliyor. Medicana Kadıköy Hastanesi Check-up Doktoru Dr. Hatice Seda Kuz, “Halk ortasında klima çarpması olarak bilinen bu durumun, çoğunlukla kişinin çok sıcak ortamdan ansızın soğutulmuş ortama girmesiyle oluştuğunu belirtiyor”  dedi.

KLİMALAR BİLİNÇSİZ KULLANILDIĞINDA BİRÇOK HASTALIĞA NEDEN OLABİLİYOR

Kişinin bedeninin nemli ya da terli olması, klimanın serinliğinin beden tarafından daha faal bir halde hissedilmesine yol açtığını belirten Dr. Hatice Seda Kuz, “Benzer halde terin klima önünde kurutulması ya da klimanın direkt olarak kişinin üzerine soğuk hava üflemesi de ısınmış kasların apansız soğumasına neden olur. Yüksek ısı değişimlerine bağlı olarak kas ağrısı, kas tutulması, baş ağrısı ve kramp üzere şikayetlere yol açabilen klima, kas tutulmasının yanı sıra bel, boyun ve sırt tutulmalarına neden olabilir. Klima kullanılırken iç ile dış ortam sıcaklık farkının 10 dereceyi aşmaması gerektir. Klimanın hakikat formda kullanılması, kas spazmı oluşumunun önlenmesinde tesirlidir. Kas spazmı tek başına sadece ağrı ve süreksiz hareket kısıtlılığına yol açsa da bu durum baş ağrısına da neden olabilir” diye konuştu.

Gerilim tipi baş ağrısı ve migren ataklarının tetiklenmesine yol açan yanılgılı klima kullanımının, baş ağrısı ataklarının daha uzun sürmesine ve atakların olağandan daha şiddetli olmasına yol açabileceğini söyleyen Dr. Kuz, şunları ekledi:

“Bilinçsiz kullanılan klima, ortamda bulunan nem ölçüsünü denetimsiz bir biçimde azaltır. Kuru havada enfeksiyonlar daha kolay yayılır. Bu durum bademcik iltihabı ve alerjik nezle üzere hastalıklara yol açabilir. Klimaların tertipli olarak bakımının yapılmaması, filtrelerinin olması gerektiği üzere temizlenmemesi, farenjit, larenjit ve sinüzit üzere farklı üst teneffüs yolu enfeksiyonlarına yol açabilir. Kişinin hayatını kaybetmesine yol açabilecek kadar önemli bir hastalık olan zatürreye de yol açabilen klima çarpması, çoklukla burun tıkanıklığı, kuru öksürük, hapşırık, yorgunluk, halsizlik, kas ve eklem ağrıları, kramp, baş ağrısı, yüksek ateş, bulantı, kusma, şuur bozukluğu üzere pek çok belirtiye neden olabilir. Klimanın önüne serinlemek için geçilmemesi gerekir. Bilhassa çalışma alanlarındaki klimaların bulunduğu pozisyon nedeniyle kişiyi çarpabileceğini, gerektiğinde klimanın fan suratının yavaşlatılması ya da hava akımının kişinin direkt olarak üzerine gelmemesi için yönlendirilmesi gerekir. Klimanın bulunduğu ortama terliyken girilmemesi, klimanın hava akımına direkt olarak maruz kalınmaması, odanın yüzde 40 ila yüzde 50 aralığında nem oranına sahip olması, dış ortam ile iç ortam sıcaklık farkının 10 dereceden fazla olmaması gerekir. Klimanın bulunduğu ortamın sistemli olarak havalandırılması ve klima bakımlarının nizamlı olarak yapılması gerekiyor.”

DOĞAL HAVALANDIRMA TEKNİKLERİNİ TERCİH EDİN

Doğal havalandırma metotlarının kullanılması gerektiğini söyleyen Dr. Kuz, “Evde, işyerimizde, toplu insanların bulunduğu her yerde klima kullanmak yerine ortamda bulunan camı ve pencereyi açmak en doğrusu aksiyondur. Lakin uçaklarda olduğu üzere klima kullanmanın zarurî olduğu yerlerde ise içeriden dışarı hava sirkülasyonu yapan klimalar tercih edilmeli. Klimaların filtrelerinde biriken tozlarda bakteri ve mantar sporları üreyebileceği için klima kullanımına çok dikkat edilmesi gerekmektedir” dedi.