Yeteneklerini standartların dışına çıkaran gençler hayran bıraktı

GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ, GRAFİK TASARIM BÖLÜMÜ ÖĞRENCİSİ GENÇLER, STANDARTLARIN DIŞINA ÇIKARAK TASARLADIKLARI ESERLERİNİ “DÖNÜŞÜM/RECONVERSİON SERGİSİNDE SANATSEVERLERLE BULUŞTURDU. MARKETLERDE KOLAYLIKLA BULUNAN ÜRÜNLERİN AMBALAJLARINI DUYGU DURUMLARINA GÖRE ÜÇ BOYUTLU HALE GETİREN GENÇLER AYNI ZAMANDA YAPTIKLARI FİLM, POSTER VE AFİŞ TASARIMLARIYLA ZİYARETÇİLERDEN TAM NOT ALDI.

Yeteneklerini standartların dışına çıkaran gençler hayran bıraktı

Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Tasarım Bölümü öğrencisi gençler, standartların dışına çıkarak tasarladıkları eserlerini “Dönüşüm/Reconversion sergisinde sanatseverlerle buluşturdu. Marketlerde kolaylıkla bulunan ürünlerin ambalajlarını duygu durumlarına göre üç boyutlu hale getiren gençler aynı zamanda yaptıkları film, poster ve afiş tasarımlarıyla ziyaretçilerden tam not aldı.


Dünya üzerinde belli formülleri oluşturulmaya çalışılan tasarımda, standartların dışına çıkan genç tasarımcılar üç aylık bir çalışma sonucunda hazırladıkları çalışmalarını “Dönüşüm/Reconversion” sergisinde sergiledi. İstanbul Aydın Üniversitesi, Galeri Aydın’da düzenlen sergide Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Tasarım Bölümü 3. ve 4 . sınıf öğrencileri fikirlerini; mutluluk, kızgınlık, öfke, nezaket, gibi kavramlarla üç boyutlu nesnelere dönüştürdü. Bununla birlikte kendileri yazıp, yönettikleri ve oynadıkları bir de film çekti. Afişlerin ve üç boyutlu posterlerin de yer aldığı sergide Norveçli Blues Jazz sanatçısı Rebekka Bakken’ın konserine giden öğrenciler, bir gün içinde konserin posterini hazırlayıp, sanatçıya sundu. Ünlü sanatçının hayran kaldığı poster sergide en yoğun ilgili gören eserler arasında yer aldı.


“İyi fikir ve iyi konsept”


Öğrencilerin tasarımda standartların dışına çıkarak çalışmalarını yürüttüklerini kaydeden İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğr. Görevlisi Vahit Demircan, “Tasarımın dünya genelinde belli formülleri oluşmaya başladı. Öğrencilerimizle mümkün olduğunca standartların dışına çıkarak, daha önceden denenmemiş noktaları keşfetmek ve yeni vizyonlar katabilmek amacıyla bir çalışma projesi oluşturduk. Bu noktada da ürettiğimiz ve yapacağımız her çalışmanın ilk önce felsefesini ve duygusunu doğru tanımlamak ve konseptini oluşturmak amaçlı çalıştık. Tasarımda fikir bulmak çok önemli. Bu bakımdan odak noktamız iyi fikirlere yönelmek, iyi konseptler oluşturmak” dedi.


Duygular objelere dönüştü


Tasarımlarda felsefi boyuta ağırlık verdiklerini belirten Öğr. Görevlisi Vahit Demircan, “Tasarımın felsefesini oluşturmak için kavramsal bazı notalardan yola çıktık. Hepimizin güncel hayatında yaşadığı mutluluk, kızgınlık, öfke, nezaket, gibi kavramları üç boyutlu objelere dönüştürmeye çalıştık. Marketlerden kolaylıkla ulaşabileceğimiz ürünleri aldık ve ‘onları biz yapsak nasıl yapardık?’ diye farklı bir tasarım vizyonuna taşımaya çalıştık” diye konuştu.


Gençler yeteneklerini animasyon filmle sergiledi


Serginin dışında oyun odası, film çalışması gibi faaliyetlerde de bulunduklarını söyleyen Demircan, yapıkları diğer çalışmaları da şu ifadelerle anlattı:


“Sergimizde renkli bir oyuncak odamız var. Orada renkli oyuncaklarımızla farklı renkte ışıklarla oyunlar mevcut. Bunun haricinde yapmış olduğumuz çalışmalarda üç boyutlu nesneleri farklı bakış açılarıyla yorumladık. 16 ekibimizle birlikte animasyon ve entelektüel film çalışmaları yaptık. Öğrencilerimiz bu filmleri kendileri yazdı, yönetti ve oynadılar. Müziklerini ve dublajlarını yaptılar. Bir de bilinen markaların ambalajlarını aldık yeni baştan yorumladık. Arkeoloji müzesindeki ise yeni baştan üç boyutlu posterlere ve normal posterlere dönüştürdük. Norveçli Blues Jazz şarkıcısı Rebekka Bakken konserine gittik ve konserin posterlerin yaptık.”


Sergide ürünlerini sergileyen Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Tasarım Bölümü öğrencisi Burak Yurdabak, “Sergide iki parça ürünüm var. Biri duygu ambalajları diğeri de dönüşüm. Yani ambalajları yeniden tasarladık. Eserimde kızgınlık duygusunu boğa figürüyle anlatmak istedim. İnsanların gün içeresinde ne kadar sinirlendiğine dikkat çektim. Tamamen geometrik ve sivri hatlardan oluşan bir çalışma” dedi.


“Hayal gücünü gerçeğe dönüştürüyoruz”


Tasarımcı olmak istemesinin nedenini de anlatan Burak Yurdabak, “Tasarımcı olmamızdaki neden insanların kafasındaki düşünceleri, fikirleri bir bakıma ekrana yansıtmak ya da bir objeye çevirmek. Aslında bizim en büyük özelliğimiz bu. Hayal gücünü gerçeğe yani herkesin görüp duyacağı bir forma dönüştürüyoruz. Tasarımda özgün işeler yapmak ufkumuz genişletiyor. Bu mesleği tercih edeceklere de meslekte ilerlemeleri için özgün olmalarını tavsiye ederim” diye konuştu.